Değiştirmek ya da değiştirmemek, işte bütün mesele bu


Geçen gün bir doğumgünü hediyesi geldi. Hediyeyi gönderen, hediyeyi getireni sıkı sıkı tembihlemiş:” aman değiştirme kartını kaybetme, ayrıca ver” diye. Biz de hediye alış verişi sırasında bunun baya bi makarasını yaptık, “aman kaybolmasın, iyi bir yere koy” filan diye. Sonra ben hediyeyi verene rastladığımda ilk sorduğu, “değiştirme kartını aldın di mi?” oldu. Buna da içten içe güldük. Sonra gel gör ki hediyenin bedeni olmadı, değiştirmek gerekti.

Bu sabah değiştirme kartını aradım taradım, koyduğum yerde yok, işin kötüsü koyma ihtimalim olan hiçbir yerde de yok! “Aman kaybolmasın” makarası yaptığım sahneler bir film şeridi gibi gözümün önünden geçti, dedim kesin ah aldım. Sonra evdeki “profesyonel atıcı” geldi aklıma. Allahtan geri dönüşüm kutumuz var ve kağıt olduğu için değiştirme kartı geri dönüşüm çöpünü boylamış. Şimdi gidip hediyeyi değiştireceğim. Değiştirme kartını uzatirken niye gülümsediğimi satıcı kız anlamayacak tabi.

Yorum bırakın