Kent İçi Akarsu Koridorlarının Canlandırılması: İzmir Kent Merkezi Örneği

Kent İçi Akarsu Koridorlarının Canlandırılması: İzmir Kent Merkezi Örneği

Merve Özeren, Şerif Hepcan
Peyzaj Mimarları Odası

Tarih boyunca ilgi çekici olan su sistemleri, canlı türlerine yaşam ortamı sağlamaları, çevresel
kalite ve mikroklimatik konfor üzerine etkileri, kentlilerin rekreasyonel gereksinimlerini
karşılamaları ve kent kimliğini şekillendirmeleri gibi ekolojik, sosyal ve kültürel dinamikler
üzerindeki rolleri ile kent peyzajlarının önemli bileşenlerindendir.

Kent içinde akan akarsular, yoğun kentleşme baskısı altında yapılaşmamış mekanlara duyulan
gereksinimin yüksek olduğu kent mekanlarının yeşil sisteminin yaşamsal bir parçası
konumundadır. Booth and Bledsoe’ya (2009) göre; kente estetik bakımından katkıları, su
kaynağı olarak varlıkları ve bir ulaşım yolu olarak hizmetlerinin yanı sıra sosyal yaşamın
merkezi olan kent içi akarsular, kıyıları ile birlikte ele alındıklarında rekreasyonel aktivitelere
mekan oluşturması bakımdan halk sağlığına katkıda bulunan, ekonomik gelişim anlamında
potansiyel taşıyan değerli kentsel mekanlardır. Booth and Bledsoe’nun (2009) ABD’de
yaptığı çalışmaya göre kentliler; kayıkla gezinti, balık tutma, yaban yaşamı gözleme,
güneşlenme gibi suya dayalı aktivitelerde bulunabildikleri mekanları ziyaret etmeyi diğer
kentsel mekanları ziyaret etmeye tercih etmektedirler.

Kent içi akarsuların, söz konusu ekolojik, sosyal ve kültürel potansiyelleri değerlendirilerek
doğal koridorlar olarak ekolojik ve bütüncül bir sistem yaklaşımıyla ele alınması ve kapsamlı
stratejilerin geliştirilmesi bakımından ciddi eksiklikler yaşanmakta ve farklı disiplinlerden
uzmanların çalışma alanlarına göre çeşitli bakış açıları ile değerlendirilmeleri nedeni ile bir
takım yönetsel sorunlarla yüz yüze gelinmektedir. Örnekse mühendislere göre suyu bir
noktadan bir başkasına nakleden bir araç olan akarsu yatakları, ekologlar için çeşitli akuatik
ve akarsu kıyısı habitatlarının oluşturduğu ve etkileşim içinde bulunduğu mozaikler ve burada
yaşayan organizmaları ifade etmektedir. Yerbilimciler için uzun yıllar boyu suyun akışı ile
şekillenen doğal bir yatakta akan ve sediment taşıyan bir peyzaj öğesi olan akarsular,
yöneticiler için arazi kullanımı ile ilgili karar vermede zorluklara yol açan ve su kalitesi ile
kent sağlığı açısından mücadele gerektiren bir sorun alanı olarak tanımlamaktadır. Kent
sakinlerine göre ise; estetik olarak kente olumlu veya kimi durumlarda olumsuz değer
yükleyen, rekreasyonel aktivitelere olanak sağlayan kullanım alanları olarak
değerlendirilmektedirler (Schneider, 2009).